Giyilebilir tıbbi cihazların son yıllarda neden giderek daha popüler hale geldiğini anlamak kolaydır. Bu cihazlar, kullanıcıya çeşitli avantajlar sunarak vücutta giyilmek üzere tasarlanmıştır. Özellikle hayati izleme ve aktivite takibi alanlarında, giyilebilir cihazlar sağlık sistemini dönüştürebilecek muazzam bir potansiyele sahiptir. Bunun için akıllı ve bağımsız olarak kullanıcının hareketlerine ve çevresel koşullara uyum sağlayabilen malzemelere ihtiyaç vardır ve polimerler bu amaç için kullanışlıdır.
Polimerler, sentetik makromoleküllerdir ve uzun, tekrar eden monomer zincirleriyle karakterize edilirler. Plastikten tekstil ürünlerine ve hatta ilaçlara ve elektroniğe kadar birçok alanda kullanılırlar. Polimerlerin çevresel koşullara uyum sağlama özelliği, giyilebilir teknolojide kullanım için ideal hale getirir. Örneğin, bazı polimerler, sertlikleri çevresel koşullara bağlı olarak değiştirilebildiği için yumuşak robotik ve akıllı cilt uygulamalarında kullanılmak için uygundur.
Stuttgart ve Tübingen Üniversitelerindeki araştırmacılar, yerleşik değiştirilebilirliğe sahip polimer malzemeler geliştirdi. Bu malzemeler, çevrelerine otomatik olarak uyum sağlama yetenekleri sayesinde son derece esnektir. Büyük deformasyonlara bile dayanabilir ve uygulamanın ihtiyaçlarına uyum sağlamak için elastik değişikliklere izin verebilirler.
Araştırmacılar, Advanced Materials Technologies dergisinde yayınladıkları bir makalede bu akıllı polimer malzemeleri nasıl oluşturduklarını ayrıntılandırıyorlar. Kullanıcı hareket ettikçe ve çevre değiştiğinde, malzemenin özelliklerinin otomatik olarak değişebileceğini gösteriyorlar. Bu malzemeler, bu nedenle “akıllı kauçuk malzemeler” olarak adlandırılır.
Bu akıllı polimer malzemelerin tıp alanında çeşitli potansiyel uygulamaları vardır. Örneğin, felçli hastaların yeniden yürümesine yardımcı olmak için yumuşak dış iskeletler yapmak için kullanılabilirler. Bu araçlar, hem hızlı hem de yavaş hareketlere uyum sağlamak için değişken viskoelastik özelliklere sahiptir. Araştırmacılar ayrıca, bu malzemeleri deri yoluyla kontrollü bir şekilde ilaç vermek için kullanmanın da mümkün olduğunu bulmuşlardır. Bu malzeme, hidro-uyarlanabilirliği ve tersinir su emme kapasitesi sayesinde transdermal ilaç iletimi için bir yama olarak kullanılabilir.
Gelecekte, araştırmacılar hem elektriksel uyaranlara aktif olarak tepki veren hem de çevresel koşullara bağımsız olarak uyum sağlayabilen çok işlevli malzeme sistemlerine bakmayı ummaktadır. Ayrıca, karmaşık mimarileri simülasyonlar aracılığıyla modellemek ve tahmin etmek de hedeflenmektedir.
Tüm bu gelişmeler ve araştırmalar, giyilebilir tıbbi cihazların geleceğinde yeni bir çağın başlamasını sağlar. Stuttgart ve Tübingen Üniversitelerindeki araştırmacılar kullanıcıların hareketlerine ve değişen çevre koşullarına bağımsız olarak uyum sağlayabilen malzemeler geliştirerek son teknoloji giyilebilir tıbbi cihazların yolunu açmaktadır. Bu malzemeler, daha ileri çalışma ve iyileştirmelerle tıbbi uygulamalarda devrim yaratma potansiyeline sahiptir.
Kaynak: readwrite.com
Yazar: Deanna Ritchie, ReadWrite