Parasız Wirecard AG güncellemeleri alın
sana bir yollayacağız myFT Günlük Özet en sonuncuyu yuvarlayan e-posta Wirecard AG her sabah haber
Eski Wirecard yöneticisi firari olan Jan Marsalek, bir Alman mahkemesine söylendiğine bakılırsa, Avrupa’nın en büyük muhasebe skandallarından birinin merkezindeki Asya operasyonlarının ödemeler grubunun çöküşünden sağ çıktığını iddia etti.
Bu iddia, Marsalek’in avukatı tarafınca Münih’teki bir mahkemeye gönderilen ve Wirecard’ın başındaki Markus Braun ile öteki iki eski üst düzey yönetici Oliver Bellenhaus ve Stephan von Erffa’nın dolandırıcılık, zimmete para geçirme ve pazarcılık suçlamalarıyla yargılandığı bir mektupta dile getirildi. ve muhasebe manipülasyonu.
Bu ayın başlarında alınan istenmeyen mektup, 43 yaşındaki Wirecard’ın Haziran 2020’de çökmesinden önceki günlerde ülkeyi terk etmesinden bu yana Marsalek’ten malum ilk temas oldu.
Bir zamanlar Almanya’nın teknoloji sektörünün büyük bir umudu olan Wirecard, 1,9 milyar Euro’luk nakit olmadığını kabul ettikten sonrasında batkı etti. Alman savcılar ve Wirecard’ın yöneticisi, firmanın Asya’daki dış kaynaklı operasyonlarının yada sözde üçüncü kişi satın alma (TPA) operasyonlarının bir feyk bulunduğunu söylemiş oldu.
Marsalek’in iddiası, mektubun Almanya’nın en büyük dolandırıcılık davasında resmi kanıt olarak değerlendirilmesini isteyen Braun’un avukatlarından önde gelen Nico Werning tarafınca Çarşamba günü mahkemede açıklandı.
Werning’e bakılırsa Marsalek, TPA operasyonlarının “sonunda daha dirençli ve krize dayanıklı bulunduğunu kanıtladı” iddiasında bulunuyor. [Wirecard] Grubun kendisi”, ödemeleri Münih merkezli şirketten bağımsız olarak batkı ettiğini ve faaliyete devam ettiklerini söylemiş oldu.
Werning mahkemeye verdiği demeçte, Wirecard’ın eski ikinci komutanı ek olarak TPA işinin zaman içinde Wirecard’dan ayrıldığını ve bir noktada gruba asla bağlı olmadığını – “satış, finans ve teknoloji açısından da” olmadığını iddia etti.
Wirecard, patlamadan ilkin, kendi lisanslarına haiz olmadığı ülkelerdeki işleri yürütmek için ödeme işleme müşterilerini Asya’daki dış kaynak ortaklarına yönlendirdiğini belirtti. Dış kaynaklı operasyonların, ondan sonra var olmadığı yada hiçbir süre bu kadar büyük meblağlar tutmadığı anlaşılan Asya’daki banka hesaplarına ödenen telif ücretleri almış olduğu iddia ediliyor.
Marsalek, TPA işinin ödeme endüstrisi için tipik bir halde kurulduğunu ve “yapılandırılmış internasyonal bir şirket ağından” oluştuğunu iddia etti.
Wirecard’ın başarısızlığından önceki aylarda meydana getirilen bir adli soruşturmada KPMG, TPA operasyonlarının var bulunduğunu doğrulayamadı. Wirecard’ın yöneticisi ve Münih savcıları, bunların düzmece oldukları ve firmanın hisse fiyatını şişirmek ve dolandırıcılıkla bankalardan ve tahvil yatırımcılarından 3 milyar avrodan fazla para toplamasına destek olmak için uyduruldukları sonucuna vardılar.
Wirecard’ın ölümünün peşinden, yöneticisi TPA işinin herhangi bir izini ortaya çıkaramadı. İcat edilmiş olduğu gerçeğine işaret eden mühim bir argüman, hiçbir TPA istemcisinin çöküşünden sonrasında Wirecard’a ulaşmamış olmasıydı. Marsalek mektubunda bunun TPA işinin devam etmesinden kaynaklandığını iddia ediyor.
Dünyanın en oldukca aranan beyaz yakalı suçlularından önde gelen Marsalek, hususi bir jetle Beyaz Rusya’ya uçup meslektaşlarına yitik parayı almak için Asya’ya gideceğini söyledikten sonrasında üç senedir firarda. Alman kolluk kuvvetleri onun Moskova’da saklandığından şüpheleniyor. O, Interpol’ün dünyanın en oldukca aranan zanlılarını kaydeden “Kırmızı Bülten” listesindeki altı Avusturya vatandaşından biri.
Marsalek’in TPA işiyle ilgili iddiaları, operasyonların gerçek bulunduğunu sadece gelirlerinin bilgisi haricinde çekildiğini söyleyen Braun’un ifadesini yansıtıyor benzer biçimde görünüyor. Werning’e bakılırsa Marsalek, mahkemeye yazdığı mektupta TPA işinin on yıldan fazla bir süredir var bulunduğunu ve “büyük işlem hacimleri” işlediğini belirtti.
Mahkeme, Marsalek belgesinin iyi mi ele alınacağına ondan sonra karar verecek.
Source: www.ft.com